Basına ve Kamuoyuna;
Hem yorucu ve zorlayıcı, hem de geleceğe umutla baktığımız
tarihi bir dönemden geçiyoruz. Bir yandan sokaklarda, parklarda, mahallelerde
ve üniversitelerde, halkın hiçbir ihtiyacını karşılayamayan yönetim biçimleri
ve yöneticilerden kurtulma çabasını görerek umutlanıyor, bir yandan da faşizmin
palalı, silahlı, gaz bombalı, kelepçeli ve bürokratik hallerinin hepsini
yaşıyor ve kaygılanıyoruz. Kaygımız asla kişisel korkularımızdan değil, yaşanan
hukuksuzlukların tarihimize bırakacağı kara lekedendir. Gencecik insanların
yaşama haklarını, özgürlüklerini ellerinden alanlar, halkın sesine tahammül
edemeyen, her muhalif sesi zorbalıkla kısabileceğini sananlar, er ya da geç
tarihin acımasız gerçekliğiyle yüzleşecektir.
Salı sabahı şafak vakti İTÜ’lü arkadaşlarımız İsmail Cem,
Özgür ve Uğur’u yataklarından gözaltına alan; Ethem’in, Abdullah’ın,
Medeni’nin, Mehmet’in, Ali İsmail’in katili AKP iktidarı yıllardır her
iktidarın yapmaya çalıştığı gibi meslek örgütümüz TMMOB’yi istediği kalıba
sokmaya çalışmaktadır. TMMOB, on yıllardır ölüm saçan denetimsiz rant projelerinin,
işçilerini can güvenliğinden yoksun bırakan işverenlerin, mesleğimizin ve
meslektaşlarımızın kuyusunu kazmaya çalışan neoliberal politikaların karşısında
tüm gücüyle durmuş; üreten, sanayileşen ve demokratikleşen bir Türkiye’nin
mücadelesini vererek dünyada eşi benzeri olmayan bir mühendis/mimar/şehir
plancısı örgütlülüğü yaratmıştır. TMMOB, rant ekonomisiyle ayakta kalmaya
çalışan AKP iktidarının, rant düşmanı kabusudur. Meslek örgütümüze karşı girişilen bu müdahale
çabası ilk değildir, belli ki bu düzen değişmedikçe son da olmayacaktır. AKP,
ne çok büyük maddi ve lojistik destek verdiği işbirlikçi, piyasacı aday
listeleriyle seçim sandıklarında TMMOB’yi ele geçirebilmiş, ne de Devlet
Denetleme Kurulu raporlarıyla, örgütün bütçesini daraltan düzenlemelerle, torba
yasalarla TMMOB’nin halktan yana mücadelesini etkisizleştirebilmiştir.
Geçtiğimiz hafta bir gece yarısı operasyonuyla geçirilen yasayla, İmar
Kanunu’nda bir değişiklik yaparak TMMOB’nin imar alanındaki kamusal denetim
yetkisini elinden alan iktidar, meslek örgütümüzü bu tür kirli oyunlarla
güçsüzleştireceğini sanmakta ve çok büyük bir yanılgıya düşmektedir. Başta
geleceğin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları olan İTÜ öğrencileri olmak
üzere tüm İTÜ bileşenleri TMMOB’nin haklı mücadelesini sürdürmekte ve
yükseltmekte kararlıdır. Bizler aynı zamanda,
“yüreğimizdeki insan sevgisini ve
yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci
içinde, bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, emekçi
halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda
inançlı ve kararlıyız.” (Teoman Öztürk, 24.05.1980, TMMOB 24. Genel Kurulu)
Demokrasinin en temel ilkelerinden, kuvvetler ayrılığı
ilkesinin bugünün Türkiye’sinde tasfiye edilmiş olduğu açıktır. Tüm İTÜ
bileşenleri olarak demokratik, eşit, üreten, paylaşan bir ülke mücadelesinde meslek
örgütümüz TMMOB ile iç içe ve omuz omuza olduğumuzu kamuoyuna bildiririz.
İTÜ BİLEŞENLERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder